Kıl dönmesi tedavisi için geliştirilmiş çağdaş tedavi yöntemidir. Getirdiği üstünlükler özellikle üretken yaştaki hastalarda aynı gün okula dönebilmesi veya işine gidebilmesi dışında ağrının çok az olması, fark edilir bir iz kalmamasıdır.
Tarif edilmiş on ameliyattan fazla klasik ameliyat yöntemlerinden sonra 12-15 gün yatak istirahati, 2 hafta 5 ay arasında değişen pansuman ihtiyacı, yoğun ağrı olması, iltihap ve kanama riskinin fazla olması, tekrarın daha fala olması gibi önemli dezavantajlarının olması yeni yöntemler geliştirilmesini sağlamıştır. Klasik yöntemlerin getirdiği sıkıntılar bir çok hastanın ameliyatını ertelenmesine sebep olmaktaydı oysa çağdaş yöntemler erteleme ihtiyacını ortadan kaldırmıştır.
Mikro Sinüsektomi
Kelimelerin Türkçesine bakıldığında yapılan işin mantığı anlaşılmaktadır. Mikro “en küçük” sinüsektomi “sinüsün yani kıl yumağının çıkarılması”. Yani hastalığın sebebi olan giriş delikleri ve kıl yumağının olabilecek en küçük deri kesisi ile çıkarılması işlemidir. Sadece kıl yumağı çıkarıldığı ve çevre sağlıklı doku korunduğu için şu üstünlükleri olur.
Gerginlik olmaz
Gerginlik olmadığı için ağrı minimaldir
Gerginlik olmadığı için yara açılması seyrektir
İşlem küçük olduğu için ameliyat üçte bir sürede bitirilir
Mikro Sinüsektomi Avantajları
Tekrar ihtimali klasik ameliyatlara kıyasla çok daha düşük yaklaşık % 3 – 5 civarıdır.
Sıkıntı yaratacak düzeyde iltihap görülmez
Ağrı kesici almayı gerektirmeyecek düzeylerde hafif bir ağrı olur
Narkoz gerekmez, 2-3 cm lik yeri bölgesel olarak uyuşturmak yeterlidir.
Ameliyat bölgesine dren (kan emen cihaz) konması gerekmez
Hastanede veya evde yüzüstü yatarak istirahat önerilmez
Narkoz, hastane vs masrafları olmadığı için daha ekonomiktir
Ameliyat öncesi tahlil, film, EKG ve konsültasyon benzeri zahmetli ve zaman kaybettiren ek uygulamalar gerekmez.
Tahlil, film, EKG ve konsültasyon uygulamalara ihtiyaç olmadığından hastaya beklenmedik maliyet çıkarılmaz, ödenecek beden önceden net bir şekilde bilinir
Flap yöntemlerinde 20 cm uzunluğa varan Z şeklinde iz kalır ki ciddi estetik sorun yaratır özellikle kadınlar için bu çok önemli olabilmektedir buna karşın mikro sinüsektomi yönteminde kalça arasında kaybolduğu için çok dikkatli bakılmadıkça görünemeyen 2 cm lik bir iz kalabilir. Sonrası fotoğrafı aşağıda görebilirsiniz.
Kesik küçük olduğu için dikiş açılma ihtimali düşüktür.
Dikişler açılırsa yaranın küçük olması sayesinde çok daha kısa sürede kapanır
Kıl Dönmesi Ameliyatında İz Kalır mı
Arka tarafta kaldığı ve hastanın kendisi tarafından görünmeyeceği için çok önemsenmeyebilir ama özellikle kadınlar açısından önemli olabilmektedir. Her yöntemde mutlaka iz kalır çünkü deri bütünlüğü bozulur. Kalan iz miktarı uygulanan ameliyata göre çok değişir. Açık bırakma yönteminde yumruk girecek kadar doku kaybı şeklinde iz kalır, flap yapılan hastalarda bir bacağı 8-12 cm uzunluğunda kocaman bir Z harfi şeklinde (uygulanan flap tekniğine göre N harfine benzer) kocaman bir iz kalı, buna karşın mikroı sinüsektomi ve diğer çağdaş kıl dönmesi ameliyatlarından sonra kalan iz o kadar belirsizdir ki görebilmek için kalçanın ayırtılıp dikkatlice bakılması gerekir. Klasik yöntemler arasında en az iz kalan Karidakis ameliyatıdır, orta hattın 1 cm sağında ya da 1 cm solunda 4-5 cm lik çizgi şeklinde olur ve genel olarak
Çağdaş Kıl Dönmesi Ameliyatları
Ayrı bir konu olarak ele alınacağı için bu sayfada isim olarak anılacaktır. Ayrıntılı bilgi için ilgili sayfalara bakmalısınız.
Bascom procedure
Modifiye Bascom ameliyatı
Pit picking
Sinüsotomi
Mikro sinüsektomi
Bu yöntemlerin avantajları birbirine yakındır. Küçük uygulama farkları olsa da genelde birbirine çok benzer ve hepsinin ortak özelliği ameliyatın mantığıdır. Bu ameliyatlarda mantık “sorun olan sinüsü kapsülü ile birlikte çıkarmak yeterlidir, hastalığın sebebi kıl yumağını çıkarırken bunun 20-30 katı kadar sağlıklı doku çıkarmak son derece gereksizdir”. Klasik ameliyatlardan sonra hastalar “yumruk kadar çıkarıldı” derler oysa bu çıkarılan yumruk kadar dokunun sadece parmak kadarını çıkarmak yeterlidir.
Mikro Sinüsektomi Yapan Hastaneler
Bütün cerrahi işlemler gibi bu ameliyatı da hastane veya klinik yapmaz, cerrah veya proctoloji uzmanı yapar. Yani hastane ne kadar büyük ve modern olursa olsun çalışan genel cerrahi uzmanı bu yöntemi biliyorsa yapar bilmiyorsa hastayı kendi bildiği yöntemlere ikna etmeye çalışır. Bu sebeple araştırma yaparken muayene olunan cerraha yöntemi bilip bilmediği sorgulanmalı “size mikro sinüsektomi uygun değil, flap ameliyatı yapmalıyız” sözüne inanmadan bu yöntemi bilen ve bu konuda tecrübeli cerrahın fikri alındıktan sonra karar verilmelidir. Aslında birden fazla doktorun fikrini almak tüm ameliyatlar için geçerlidir denebilir.
https://www.ideaklinik.com/mikro-sinusektomi-ameliyati.html
https://www.ideaklinikankara.com/mikro-sinusektomi-ameliyati/
İstanbul Bakırköy’de genel cerrahi uzmanı olarak görev yapıyorum. Proktoloji alanına giren tüm hastalıkların teşhis ve tedavisinde hizmet veriyorum. Bana ulaşmak isteyenler 0212 572 72 65 numaralı telefondan ulaşabilirler.